Bursa Mühendis ve Mimar İş İnsanları Derneği’nin (BUMİAD) geleneksel hale getirdiği Cumhuriyet Ödülleri’nin 8.sini gerçekleştirdi. Törende konuşan Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, “Ülkemizin kalkınma hedeflerine, Bursa gibi üretim merkezlerinin sayısını artırabildiğimiz ölçüde ulaşabiliriz.” dedi.
BUMİAD’ın Podyum Davet’te düzenlediği törende konuşan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, “Cumhuriyet, bizler için çağdaş bir ülkenin kapılarını aralayan, demokrasiyi, adaleti ve özgürlüğü temel alan değerlerle inşa edilmiş büyük bir mirastır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının canları pahasına bizlere bıraktıkları bu emaneti yaşatmak, ileri taşımak ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin ortak sorumluluğudur.” dedi. Türkiye’nin yeni yüzyılında sadece ekonomik büyümeyi değil, kalkınmaya da odaklanması gerektiğini belirten Başkan Burkay, “Ekonomik büyüme bir ülkenin ekonomisinin büyüklüğünü ifade ederken, kalkınma o büyümenin topluma nasıl yansıdığı ve toplumun genel refahını ne kadar artırdığını gösterir. Bizim kalkınma hedeflerine odaklanmamız gerekiyor. Ülkemizin hedeflerine Bursa gibi üretim merkezlerinin sayısını artırdığımız ölçüde ulaşabileceğimize inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
“BU MEMLEKETİN GELİŞME POTANSİYELİ YÜKSEKTİR”
Türk Tarihçi, Akademisyen, Yazar, Türk Tarih Kurumu Şeref Üyesi Prof. Dr. İlber Ortaylı’ya Cumhuriyet Ödülü takdim edildi. Törenin onur konuğu olan Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Cumhuriyetin kökleri şanlı ve güçlü bir tarihe dayanır. Cumhuriyeti kuran da işte bu mayadır. Tarihsiz kesintisiz ilerleyen bir süreçtir. Osmanlı’nın Cumhuriyet’e dönüşümü de aynı şekilde olmuştur. O, Türklerin imparatorluğuydu, bu da Türklerin Cumhuriyeti’dir.” dedi. Prof. Dr. Ortaylı, “Bu memleketin gelişme potansiyeli yüksektir. Memleketimizi, vatanımızı sevelim cumhuriyetimize sahip çıkalım.” diye konuştu.
BUMİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gümüş de 8’nci kez düzenledikleri ödül törenini muasır medeniyetler seviyesine yükselmek için önemli bir araç olarak gördüklerini söyledi.