Türkiye ekonomisi, pandemi krizinin etkileri sürerken bu yıl sergilediği büyüme performansıyla dikkat çekti. Tedarik krizi baş gösterince Uzak Doğu’dan Türkiye’ye çevrilen Avrupalı şirketlerin rotası, Türk ekonomisinin büyümesine olumlu yansıma yaptı.
Kovid 19 pandemisi tüm ülke ekonomilerinde derin yaralar açarken yaşanan sıkıntıların en büyük kaynağı tedarik sorunu oldu. Türkiye ise bu süreçte güçlü üretim potansiyeli ile dünya ekonomilerinden olumlu ayrışmayı başardı. Tüm dünyada ticaret şekillerinde değişimler yaşandı. Özellikle salgının ilk yılında ülkeler virüsün yayılımını önlemek amacıyla tam ya da kısmi kapanma tedbirlerini uygulandı. Bu tedbirler, en önemli etkilerini ekonomi üzerinde gösterdi. Küresel çapta ekonomik faaliyet ve ticaret bir dönem durma noktasına gelince istihdamda ciddi kayıplar yaşandı.
Arz ve talep şokuyla küresel ekonomide yaşanan durgunluk, küresel ticarette daralmayı beraberinde getirdi. Küresel ekonomi geçen yıl yüzde 3,2 küçüldü, ticaret hacmi ise yüzde 8,2 daraldı. Küresel doğrudan yabancı yatırım girişleri bütün dünyada yüzde 35 azaldı.
LOJİSTİK NAVLUNDAKİ ARTIŞLA SEKTEYE UĞRADI
2021 yılında aşılama çalışmalarının hızlanması ve ülkelerin normalleşmeye başlamasının ardından salgınının sebebiyet verdiği ekonomik gerilemenin toparlanmaya başlandığı bir yıl oldu.
Ekonomilerin canlanmasıyla artan talep karşısında özellikle Asya ülkeleri odaklı üretim ve tedarik zincirlerinde aksamalar yaşanmaya başlandı.Tedarik zincirindeki kopmalar yüzünden ekonomik normalleşmeyle fazlalaşan tüketici talebi karşılanamayınca dünya genelinde fiyat artışları önlenemez bir hal aldı.
Küresel ticarette bozulan arz-talep dengesi, deniz taşımacılığında yaşanan lojistik sıkıntılarını beraberinde getirdi. Navlun fiyatlarındaki artış lojistik konusunda büyük sorunlar yaşanmasına sebep oldu.
Öyle ki navlun fiyatları 10'a katlanırken, konteyner bulmak zorlaştı. Uzak Doğu-Avrupa hattında salgın öncesinde 2 bin dolar seviyesinde olan navlun fiyatları, 20 bin dolara kadar yükseldi.
Uzun mesafe taşımacılık maliyetlerinin katlanarak artınca yabancı yatırımcılar için avantajlar sunan Türkiye daha da cazip hale gelmiş oldu. Uzak Doğu ülkeleriyle ticari ortaklığı bulunan Avrupalı şirketler, tedarik krizi ile Türkiye gibi daha yakın ve istikrarlı merkezlere yöneldi.
2021 TÜRKİYE EKONOMİSİ İÇİN OLUMLU GEÇTİ
Yakında üretimin tercih edilmesi Türkiye için avantajlar oluştururken, salgının ülke ekonomisine etkileri de 2021 itibarıyla azalmaya başladı.
Türkiye'de geçen yıl salgın dolayısıyla yaşanan ekonomik göstergelerdeki düşüş 2021’de yerini toparlanmaya bıraktı. Normalleşme dönemi, aşılamanın artması ve ekonomi yönetiminin attığı adımlarla Türkiye ekonomisi bu yıl pozitif yönde ilerlemeye devam etti. Yılın 3'üncü çeyreğinde yüzde 7,4 büyüyen Türkiye, verisi açıklanan G20 ülkeleri içinde en yüksek oranda büyüyen ikinci ülke oldu. Yıllık büyüme oranının çift haneleri bulması yönündeki beklenti güçlendi. İhracat ise ekonomideki olumlu gidişatta aslan payına sahip olurken bu alanda kırılan rekorlar da üst üste geldi.
Yatırım, üretim, istihdam ve ihracata dayalı Türkiye Ekonomi Modeli'nin etkisiyle 2022 yılında da Türkiye'nin yatırımda tercih edilen ülkelerin başında yer alacağı öngörülüyor.