Bursa bir sanayi, turizm ve tarih şehri olduğu kadar aynı zamanda önemli bir eğitim kentidir. Bursa’da öğrenim gören 570 binden fazla öğrenci bulunuyor. Bu öğrencilerin yaklaşık 51 bini özel okullara devam ediyor.
Son dönemde kentte milyon dolarlara ulaşan özel okul sektörü yatırımları gerçekleşmiştir. Bursa yüzde 9,7’lik özel okullaşma oranıyla Türkiye’de ilk sırada yer almaktadır. En çok özel okul ve özel okul öğrencisinin yer aldığı şehir Bursa’dır.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Eğitim Konseyi Başkanı olarak önümüzdeki dönemde en önemli hedefimiz sektörümüzün eksikliklerini gidermek ve çağın gerektirdiği bir yapıya kavuşmasını sağlamak olacak.
Ekonomik açıdan bir dünya kenti olmak hedefi çerçevesinde önemli atılımlar gerçekleştiren Bursamız için mesleki ve teknik eğitim konusu büyük önem taşımaktadır.
Bu noktada genç nüfusumuzun nitelikli iş gücüne dönüştürülmesi, kentimizin sürdürülebilir kalkınması açısından en önemli öncelikleri arasında yer almaktadır.
Gençlerimiz bizim geleceğimiz. Ülkemiz iyi yetişmiş gençler sayesinde kalkınacak. Bunun yolu da eğitimden geçiyor. Türkiye’nin doktor, mühendis, yazılımcı kadar fabrikalardaki makineleri çalıştıracak nitelikli ara elemana da ihtiyacı var. İşte bu noktada devreye meslek liseleri giriyor. Bu okullardan mezun olan gençler bizim için çok önemli. Maalesef ülkemizde mesleki eğitime yeteri kadar önem verilmiyor. Bu sadece eğitim politikalarıyla da ilgili değil. Aileler, çocuklarının mutlaka üniversite okumasını istiyor. Ancak, bilinmelidir ki, iyi eğitim almış bin meslek liseli, çok kısa sürede iş bulabilir.
Sıklıkla mesleki ve teknik eğitimin kalitesini artırmak gerektiğini, gençlerin üniversiteye yöneltilmesi yerine meslek liselerinden meslek sahibi olarak mezun olmasını vurguluyoruz. Peki madalyonun diğer yüzüne de bakmamız gerekmez mi? Bu okullar öğrencilere ne kadar yetiyor? Öğrencilerin eğitimlerine devam ettikleri dersliklerin, atölye ve laboratuvarların, kütüphanenin, okul bahçesinin, tuvaletlerin, spor ve kültürel etkinliklere ayrılan alanların genel bakımı ve yeterliliklerinin, öğrenciyi cezbetmesi gerekiyor. Sadece akademik bilgiden ibaret olmayan okulları her yönüyle seven öğrencilerin başarı düzeylerinin arttığı bilinen bir gerçek. Türkiye’nin güncel ihtiyaçlarına yönelik insan kaynağı yetiştirebilmesi için eğitim müfredatlarının sektör talepleri doğrultusunda güncellenmesi, Endüstri 4.0 dönüşümüne uygun hale getirilmesi gerekiyor. Ayrıca sektör temsilcilerinin de üzerinde durduğu alan eğitimlerinin en kısa sürede başlaması, eğitimde niteliği yükseltecektir.
TEKNOSAB, KOBİ OSB ve Model Fabrika gibi sanayi 4.0 temelli projelerin hayata geçirildiği kentimizde iş dünyasının da kalifiye teknik elemanlara ve mühendislere olan ihtiyacı artacaktır. Bu noktada Eğitim Konseyi olarak mesleki eğitimin özendirilmesi noktasında önemli çalışmalar gerçekleştireceğiz.
Önemli bir sivil toplum gücü olan BTSO’nun imkanlarını en iyi şekilde değerlendirmek adına her türlü gayreti göstereceğiz. Gerek komite gerekse de konseydeki arkadaşlarımızla birlikte iş yapmak, proje üretmek için sektörümüzün hizmetindeyiz.
Gıyasettin Bingöl
BTSO Eğitim Konseyi Başkanı