Dünya ekonomisi, dijital bir dönüşüm sürecinde bulunmaktadır. Bu dönüşümün en etkili ve yoğun sonuçlarından biri olan e-ticaret, tüketimi artırma ve endüstriyel yeniden yapılanmayı teşvik etme amacıyla bilgi teknolojisi ve büyük veriler kullanılarak hızla hayatımızın her alanını etkilemiştir.

İnternet ve ilgili teknoloji, yaşam tarzımızı dönüştürmeye devam ediyor; sürekli gelişen dijital cihazlar ise bu değişiklikleri hızlandırıyor. Günümüzde akıllı telefonlar, 40 sene önce bilim kurgu filmlerinde gördüğümüzden çok daha fazlasını başarmak için kullanılabiliyor; navigasyon, alışveriş, yemek siparişi, kamu hizmetleri, uçuş ve otel rezervasyonu gibi birçok işlevi tek bir cihaz üzerinden gerçekleştirmemize olanak tanıyor.

Ekonomik zorluklara rağmen Türkiye genelinde, özellikle büyük şehirlerde, artan internet kullanımı, akıllı telefon benimsemesi ve dijital ödeme alanındaki inovasyonlar sayesinde e-ticaret sektörü büyümeye devam etmektedir. E-ticaret aynı zamanda pazar yerleri ve yerel sosyal girişimler aracılığıyla kadınların bu alandaki faaliyetlerini ve girişimcileri güçlendirmiştir. Bu, e-ticaretin şehirlerde sosyal kalkınmayı, ekonomik büyümeyi ve girişimciliği teşvik edecek şekilde daha kapsayıcı, uygun maliyetli ve erişilebilir hale gelmesine katkı sağlamaktadır. Ancak, e-ticaret firmaları, sınırlı lojistik altyapılar ve geleneksel ödeme yöntemlerine duyulan ihtiyaç nedeniyle çevrimiçi alışverişi zorlaştırmaktadır. Ulaşım ağlarında, depolama tesislerinde ve son teslimat hizmetlerinde yapılan iyileştirmeler, satıcılar ve müşteriler için e-ticaret deneyimini geliştirmek açısından kritik öneme sahiptir. Ayrıca, tüketiciler çevrimiçi alışverişe yabancı olma, ürünlerin orijinalliğiyle ilgili endişeler ve çevrimiçi işlemlerin güvenliği gibi nedenlerle e-ticaret işlemlerinde güven sorunlarıyla karşılaşabilmektedir.

Öte yandan, e-ticaret sektöründe büyüme desteklenirken, teknolojiye dayalı rekabet avantajına sahip olmayan yerel işletmelerin de korunmasını sağlayan bir dengeye ihtiyaç duyulmaktadır.

Ülkemiz, kendi dinamikleri ve dünya ekonomisinden etkilenerek döviz kazanma yarışına giren bölgelerden biridir. Tüm raporlar ve trendler, 2024 yılı ve sonrasında sınır ötesi küresel ticaretin bir seçenek değil, zorunluluk haline geleceğini ortaya koymaktadır.

İnternetin Çin'e 1994 yılında gelmesi ve getirdiği temel değişiklikler, geleneksel endüstri piyasalarının işleyişine etki ederek, son 30 yılda ülkenin sanayi ve ticari sektörlerine nüfuz etmiştir. Bu sayede Çin'in e-ticaret sektörü patlayıcı bir büyüme ivmesi göstermiş ve şu anda Çin'de e-ticaret, ekonomik yeniden yapılanma ve kalkınma için önemli bir itici güç ve başlangıç noktası haline gelmiştir.

Son yıllarda e-ticaretin yıllık büyümesiyle toplam perakende satışların payı Çin'de 1,6 kat, Amerika Birleşik Devletleri'nde 3,3 kat ve Birleşik Krallık'ta 4,5 kat artmıştır. Bu trend, ülkemizde de devam etmektedir; e-ticaret pazaryerleri Kasım 2023 raporlarına göre Bursa, bu büyümede ilk sıralarda yer almaktadır. Bu sevinçle birlikte, Bursa'nın özelinde daha yapabileceğimiz çalışmalar olduğuna inanıyorum.

Küresel e-ticaretin cazip bir merkezi oluşturulması amacıyla Bursa'nın çok modlu bağlantıları ve stratejik konumu, Türkiye'den birçok destinasyona direkt uçuş imkanları ve dünya çapında erişim sağlama yeteneğiyle, ulusal ve küresel lojistik ve dağıtım için ideal bir konumda bulunmaktadır. Bu bağlamda, özellikle Çin başta olmak üzere birçok ülkede başarılı bir şekilde uygulanan ‘E-Ticaret Bölgeleri’ ve ‘E-ticaret Şehri’ projeleri bulunmaktadır. Sınır ötesi E-ticaret (E-ihracat) fırsatlarını hızla değerlendirmek ve Bursa'nın ihracatına E-ticaret modeliyle önemli bir katkıda bulunmak mümkündür.

BTSO E-ticaret ve Dijitalleşme Konseyi ve 70. Meslek Komitesi olarak, 2023 yılında Bursa iş dünyasının E-ticaret ve dijital dönüşüm sürecine öncülük etme misyonunu başarıyla sürdürdük.

Başkanımız Sayın İbrahim Burkay’ın ortaya koymuş olduğu vizyon çerçevesinde kurulmuş olan ve çalışmalarına devam etmekte olan E-ticaret Meslek Komitemiz ve E-ticaret ve Dijitalleşme Konseyi olarak geçtiğimiz yıl gerek odamız üyesi olan firmalara gerekse şehrin E ticaret ekosistemini oluşturan paydaşlarımız ile birlikte, ‘’Bursa Büyürse Türkiye Büyür‘’ diyerek başta Payitaht Çarşı E-ticaret dönüşüm olmak üzere birçok faydalı projenin çalışmalarına başladık. 2024 yıl ve sonrasında bu çalışmaların sonuçlarını inşallah hep birlikte görmeye başlayacağız.

Bu arada, Konsey toplantımızı gerçekleştirdiğimiz Bursa Business School için özel bir vurgu yapmak isterim. Tüm iş konseylerimiz, iki günlük etkinlik boyunca Sürdürülebilirlik, Dijitalleşme, Markalaşma ve Yönetişim başlıkları altında kendi sektörlerini masaya yatırarak ortak akıl üretme konusunda etkin ve verimli çalışmalar yürütmektedir. Böylesine güzel bir mekânı Bursa’ya kazandırdığı için başta Başkanımız olmak üzere yönetim kurulu üyelerimize ve emeği geçenlere ayrıca teşekkür ederim.

Yukarıda belirttiğim gibi elimizde bu kadar gelişmekte olan bir iş modeli ve fırsatlar bulunmaktayken ve şehrimizin üretim ve ihracat konusundaki geçmiş tecrübelerini dikkate aldığımızda bu konuda sanki biraz daha mesafe kaydetmemiz gerektiğini hatta bu şehrin sanayici ve iş adamları olarak elimizi taşın altına koyarak bu sektöre yatırım yapmamız gerekmektedir.

Bursa'da E-ticaret, artık bir ekosistem olarak ele alınmalıdır. Odamız öncülüğünde belirlenen hedefler ile E-ticaret ve E-ihracat dönüşümünü gerçekleştirerek şehrin geleceğine hep beraber olumlu bir etki yapabiliriz. Şehrimizin sanayi ve ticaret potansiyeli göz önüne alındığında, E-ticaret alanında da önemli bir liderin ortaya çıkması olasıdır. Bu potansiyeli birleştirerek, ortak bir hedefe doğru ilerlemek ve Türkiye'nin ekonomik gündemini E-ticaretin öncülüğünde şekillendirmek mümkündür.

E-ticaret, maliyetli bir yatırım olabilir, ancak başarılı olanlar önemli bir getiri elde edebilir. Bu nedenle, büyük şirketlere, E-ticarette yatırım veya ortaklık yoluyla sinerji oluşturmalarını, kurumsal bilgi birikimini ve uzun vadeli deneyimlerini E-ticaret girişimcilerinin yenilikçi ve hızlı zihinleriyle bir araya getirmelerini öneriyorum. E-ticaret ve teknoloji şirketleri arasında oluşturulan bu sinerji, şehirde ve ülkede E-ticaretin büyümesine katkı sağlayacaktır.

Zorluklara rağmen, 2024 umutla dolu yarınları müjdeleyen, ekonomik kalkınmanın ve teknolojik dönüşümün anahtar yılı olacaktır.

Yeni bir yıl, yeni fırsatlar demektir. 2023'ten çıkardığımız derslerle, 2024'e umutla bakıyor ve E-ticaret dünyasında yeni başarıları birlikte kutlamayı diliyorum.