Orta Avrupa ülkelerinden biri olan Çek Cumhuriyeti ya da resmi kısa adıyla Çekya, tarihi kenti Prag ile tüm dünyanın ve özellikle seyahat severlerin ilgi odağı. 1 Ocak 1993’te Çekoslovakya’nın Slovakya ve Çek Cumhuriyeti olarak iki bağımsız devlete dönüşmesiyle ortaya çıkan ülke, tarihin izlerini taşırken, Türkiye için de önemli bir ticari ortak olarak ön plana çıkmaktadır.
RESMİ ADI | Çekya |
NÜFUS | 10.730.000 |
DİL | Çekçe |
DİN | Dini olmayan %59, Katolik %26,8, Protestan %2,1, diğer %3 |
YÜZÖLÇÜMÜ (KM2) | 78.886 |
BAŞKENT | Prag |
BAŞLICA ŞEHİRLERİ | Prag, Bruno, Ostrava, Plzen, Liberec |
YÖNETİM ŞEKLİ | Parlementer Demokrasi |
DEVLET BAŞKANI | Milos Zeman |
PARA BİRİMİ | Çek Kronu(CZK) |
Avrupa’nın merkezinde bulunan Çekya, Almanya, Polonya, Avusturya ve Slovakya ile sınır komşusudur. Birinci Dünya Savaşı sonunda Bohemya, Moravya, Silezya, ve Karpat Rutenya birleşerek Çekoslovakya adında bir ülke haline geldiler. Çekoslavakya, 1948 yılından itibaren 41 yıl boyunca Doğu Bloku’nda yer aldı. 1989 yılında, ülke kapitalizme dönüş yaptı ve 1993 yılında Çek Cumhuriyeti ve Slovakya olarak ayrıldı. Çek Cumhuriyeti 1999’da NATO’ya, 2004 yılında ise AB’ye üye oldu. 2016 yılında ülkenin resmi adı kısaltılarak Çekya yapılmıştır.
İki kanatlı bir parlamentosu olan ülkede, çoğulcu ve demokratik siyasi sistem mevcuttur. 10,7 milyon nüfusu olan Çekya’nın nüfus artış hızı düşüktür. Ülkenin nüfusu Avrupa’daki birçok ülke gibi yaşlı iken etnik açıdan oldukça homojen bir yapıdadır. Göçmenler nüfus artışında önemli rol oynamakla birlikte, Çekya dışarıdan çok fazla göç alan bir ülke değildir.
2004 yılında AB’ye üye olan ülkeler arasında en fazla yabancı sermaye alan ülkelerin başında gelmektedir. Doğrudan yabancı sermaye girişi, makroekonomik istikrar, ülkenin dış ticaret yapısındaki köklü değişiklik ve AB coğrafyasındaki konumu, vasıflı işgücü ve uygun yatırım ortamı nedeniyle artmıştır.
Çek ekonomisi ağırlıklı olarak ihracata yönelik sanayileşme politikası çerçevesinde şekillenmiş bir ekonomi özelliği taşımakta ve ekonominin tüm dinamikleri dış etkenlere duyarlı, özellikle AB’deki (ağırlıklı olarak Almanya) gelişmelere bağımlı bir durumdadır.
Çekya, 2019 yılında 7,95 milyar dolar ile doğrudan yabancı yatırım çeken ülkeler arasında 31. sıradadır. 191 milyar dolarlık toplam yabancı sermaye stoku ile dünyada 34. sıradadır. Çekya’ya yapılan yabancı sermaye yatırımlarının büyük bir bölümünü hizmet sektörü oluşturmaktadır. Elektrik, finans, ticaret ve gayrimenkul öncelikli hizmet sektörleri arasındadır. Otomotiv sektörü ise imalat sanayi yatırımları arasında önemli yer tutmaktadır. Çekya’ya gelen yabancı sermayenin büyük bölümü Avrupa ülkeleri kaynaklıdır. Çekya, AB ticaret politikalarını uygulamakta olup, tüm ticaret politikası tedbirleri AB seviyesinde kararlaştırılmaktadır.
Çekya, 10.000 km’yi bulan bir demiryolu ağına sahiptir. Karayollarının toplam uzunluğu ise 55,6 bin km’yi bulmaktadır. Karayollarının sadece 633 km’si otobandır. Çekya’da iç sular taşımacılıkta kullanılmakta olup; ülkede, 19’u uluslararası olmak üzere toplam 90 adet hava alanı bulunmaktadır. Çekya ile yapılan ikili ticaretimizde mallar genel olarak karayolu ile taşınmaktadır. Çekya’da 7,88 milyon hektar arazinin %38,1’ini ekilebilir alanlar, %33,6’sını ise orman alanı oluşturmaktadır. Çekya, dünya en fazla alanda haşhaş ekilen ülkelerden biridir. Ülkede haşhaş üretimi 49,4 bin tona yükselmiştir. Ayrıca, organik tarım son yıllarda hızla gelişmekte olup organik tarım alanları 27.000 hektarı bulmuştur. Çekya’da hayvancılık da oldukça gelişmiş olup, Türkiye’ye önemli sayılabilecek miktarda damızlık gebe düve ihracatı yapılmaktadır.
Çekya’da elektrik enerjisi büyük ölçüde fosil yakıt kullanılarak üretilmektedir. Nükleer enerji üretiminin son 5 yılda ikiye katlanması, üretim yapısının nükleer enerji lehine dönüşmesine sebep olmuştur. Nükleer enerjinin payı %18,5’den %29,9’a yükselmiştir.
TÜRKİYE-ÇEKYA DIŞ TİCARETİ
Çekya’nın 2004 yılındaki AB üyeliğine kadar, 3 Ekim 1997 tarihli Serbest Ticaret Anlaşması çerçevesinde şekillenen Türkiye-Çekya ticari ilişkileri, bu tarihten itibaren Gümrük Birliği esasına dayanarak yürütülmektedir. Çekya ile ekonomik ilişkilerimizin mal ticareti üzerinde yoğunlaştığı ve ikili ticaret hacminin özellikle iki ülke arasında Gümrük Birliği’nin tesis edildiği 2004 yılından sonra hızla artmakta olduğu görülmektedir. 2020 yılında ülkeye ihracatımız 1,1 milyar dolar olmuştur. İhraç ettiğimiz başlıca ürünler: karayolu taşıtları için aksam ve parçalar; oturmaya mahsus mobilyalar ve bunların aksam ve parçaları; otomobiller; izole edilmiş teller, kablolar ve diğer elektrik iletkenler; tek tek kaplanmış liflerden oluşan fiber optik kablolar; alüminyumdan çubuklar ve profillerdir. 2020 yılında ülkeden ithalatımız 2,7 milyar dolar olmuştur. Çekya’dan ithal ettiğimiz başlıca ürünler: otomobiller; karayolu taşıtları için aksam ve parçalar; otomatik bilgi işlem makinaları ve bunlara ait birimler; manyetik veya optik okuyucular, verileri koda dönüştüren ve işleyen makinalar, monitörler ve projektörler, televizyon alıcı cihazları ve sıvılar için pompalar (ölçü tertibatı olsun olmasın) ve sıvı elevatörleridir.
BURSA – ÇEKYA TİCARETİ
Bursa’da Çekya sermayeli 2 firma bulunmaktadır. Çekya’ya ihracat gerçekleştiren Bursalı işletme sayısı 456’dır. Son 3 yıla ait Çekya ve Bursa arasındaki dış ticarete ait veriler incelendiğinde 2019 yılında dış ticaret hacmi 290 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2020 yılında ise COVID-19 salgını nedeniyle ekonomilerde yaşanan daralmanın olumsuz etkileri sebebiyle Bursa’dan Çekya’ya gerçekleşen ihracat, bir önceki yıla kıyasla %8 oranında azalarak 88 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. İthalat ise 204,2 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. 2021 yılında Bursa’dan Çekya’ya yapılan ihracat 115,8 milyon dolar olurken ithalat ise 222 milyon dolar düzeyindedir.
İNŞAAT MALZEMELERİ İHRACATI İÇİN ÇEKYA FIRSATI
Bursa iş dünyasının küresel işbirlikleri kurması için çalışmalarını sürdüren BTSO, Çekya İstanbul Başkonsolosu Jiri Cistecky ile Çekya İstanbul Başkonsolosluğu Ekonomik İlişkiler Konsolosu Rene Danek’i ağırladı. Heyeti, BTSO Yönetim Kurulu Üyeleri Yüksel Taşdemir ve Haşim Kılıç ile Meclis Başkan Yardımcısı Metin Şenyurt karşıladı.
“BURSA VE ÇEKYA ÜRETİMDE BENZER YÖNLERE SAHİP”
BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Yüksel Taşdemir, Türkiye ve Çekya arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesi için her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirterek “Önümüzdeki süreçte 5 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefimize kolaylıkla ulaşabileceğimize inanıyorum. Çekya istikrarlı ve güvenilir ekonomisinin yanı sıra Orta Avrupa’da stratejik coğrafi konumu ile iş dünyamız için önemli pazarlardan bir tanesi. Bursa ve Çekya sanayi üretimi açısından benzer yönlere sahip. Başta otomotiv, makine ve tekstil sektörleri olmak üzere ekonomik işbirliği yapılacak çok sayıda ortak alanımız var. BTSO yönetimi olarak, iki ülke firmalarını buluşturmak, ticaret ve yatırım fırsatlarını hayata geçirmek için gereken adımları atmaya hazırız.” dedi.
“450’DEN FAZLA BURSALI FİRMA ÇEKYA’YA İHRACAT YAPIYOR”
BTSO Meclis Başkan Yardımcısı Metin Şenyurt, BTSO’nun 50 bine yakın üyesi ile Türkiye’nin en büyük ticaret ve sanayi odası olduğunu söyledi. BTSO olarak firmalara yeni ticaret kapılarını aralayabilmek açısından büyükelçi ve konsolosluklar başta olmak üzere Türkiye’deki yabancı misyon temsilcileri ile yakın ilişkiler kurmaya çaba gösterdiklerini ifade eden Şenyurt, Bursa ve Çekya arasındaki ticarete ilişkin de bilgiler verdi. Bursa’dan Çekya’ya ihracat yapan 450’den fazla firma olduğunu söyleyen Şenyurt, BursaÇekya ticaret hacminin ise 350 milyon dolara seviyelerine yaklaştığını sözlerine ekledi.
“BURSA’NIN BİRÇOK SEKTÖRDE İDDİALI OYUNCULARI VAR”
Çekya İstanbul Başkonsolosu Jiri Cistecky, Türkiye’yi siyasi ve ekonomik açıdan önemli bir partner olarak gördüklerini vurguladı. Çekya’daki firmaların Türkiye’ye yatırım yapma konusunda istekli olduğunu belirten Başkonsolos Cistecky, bu yıl içerisinde Çekya Ticaret Bakanı’nın Türkiye’ye resmi bir ziyaret gerçekleştirmeyi planladığının bilgisini verdi. Ticaret Bakanı ile birlikte Çekyalı iş insanlarının da Türkiye’ye geleceğini paylaşan Cistecky, “Bu ziyareti işbirliğimizi geliştirmek adına önemli bir fırsata dönüştürmek istiyoruz. Bu yüzden Bursa’ya geldik. Bursa’nın otomotiv, tekstil ve makine gibi birçok sektörde çok iddialı oyuncuları var. Bu sektörlerin yanında bilgi ve iletişim alanında da Bursalı firmalarla işbirliğimizi geliştirebiliriz.” dedi.