Ekonomide işlerde sonbahar ayları, geleneksel olarak yeni sezona girişin ve hareketlenmenin olduğu bir dönemdir. Bu çerçevede 2021 yılı sonbaharında ekonomideki ve işlerdeki beklentileri değerlendirelim.
1. SALGIN EKONOMİDE VE İŞLERDE YİNE BAŞROLDEKİ BELİRLEYİCİ
Küresel salgın henüz geride bırakılmış değil. Dördüncü dalga da kuvvetlenmeye devam ediyor. Bu nedenle sonbaharda küresel ölçekte işlerin seyrini yine salgındaki gelişmeler belirleyecek. 2021’in ilk yarısında önemli bir canlanma yaşanmış, ikinci yarıya ilişkin iyimser beklentilerle dünya ekonomisinde hızlı büyümenin süreceği öngörülmüştü. Nitekim temmuz ve ağustos aylarında da iktisadi faaliyetler kuvvetli gerçekleşti. Ancak dünya genelinde yaşanan salgında dördüncü dalga küresel ekonomi için de endişeler yaratıyor. Buna karşın yeni dalgada ilk üç dalgada olduğu gibi kapatmalar olmayacağı, aşı olmayanlara kısıtlamalar uygulanacağı ve iktisadi-sosyal faaliyetlerde kesinti olmayacağı bekleniyor. Bu nedenle dördüncü dalganın küresel ekonomiye olumsuz etkisinin sınırlı kalacağı beklentisi daha yüksektir.
2. YÜKSEK BÜYÜME BEKLENTİLERİ KORUNUYOR
Salgında yaşanan dördüncü dalgaya rağmen 2021’de dünya ekonomisi için öngörülen yüksek büyüme beklentileri korunuyor. Uluslararası Para Fonu (IMF), temmuz ayı sonunda 2021 yılına ilişkin ekonomik büyüme beklentilerini güncelledi. Buna göre IMF, 2021’e ilişkin dünya ekonomisi için yüksek büyüme beklentisini yüzde 6.0 ile korudu. IMF, 2021 yılında gelişmiş ülkelerde yüzde 5.6, gelişen ülkelerde ise yüzde 6.3 büyüme tahmin ediyor. IMF, salgında yaşanmaya başlanan dördüncü dalganın 2021 yılı büyümesi üzerinde sınırlı etki yapacağını öngörüyor. IMF’nin esas endişesi, aşılamada ülkeler arasında yaşanan farklılaşmanın yaratacağı ekonomik ayrışma oldu.
3. KÜRESEL ENFLASYON ARTIŞI SÜRÜYOR, MERKEZ BANKALARININ ADIMLARI İZLENECEK
Dünya ekonomisinde talep artışı ve hızlanan büyümeye bağlı olarak girdi ve nihai ürün fiyatlarında önemli bir artış yaşanıyor. ABD’de tüketici enflasyonu temmuz ayında yüzde 5.4 olarak gerçekleşti. Merkez bankaları enflasyondaki artışı halen geçici olarak görmekle birlikte enflasyon endişe yaratıyor. Bu nedenle merkez bankalarından sıkılaşma beklentileri de artıyor. ABD Merkez Bankası Fed, muhtemelen bu yıl içinde enflasyon karşısında sıkılaşma adımlarını açıklayacak. Bu nedenle ABD doları güçlenirken, emtia fiyatlarında da durağanlık ve sınırlı geri çekilmeler yaşanmaya başladı.
4. TÜRKİYE’DE İKTİSADİ FAALİYETLER İÇ VE DIŞ TALEP İLE CANLI KALMAYA DEVAM EDECEK
Türkiye’de iktisadi faaliyetlerde önemli bir canlılık ve büyüme yaşanıyor. Bunun iki ana nedeni bulunuyor. İlk olarak, yüksek dış talep ile ihracat ve sanayi üretiminde hızlı artış yaşanıyor. Salgın sonrası oluşan koşullar içinde Türkiye’ye yönelik mal talebinde beklenen artış gerçekleşiyor. Türkiye’den tedarikte artış eğilimi muhtemelen kalıcı olacak. Buna bağlı olarak yılsonuna kadar kuvvetli dış talep ve ihracat artışı sürecek. İkinci neden ise iç talepteki genişlemedir. 1 Temmuz’dan itibaren geçilen tam açılma ile başta hizmetler, turizm ve perakende olmak üzere sektörler ertelenen yüksek bir iç talep ile karşılaştı. Muhtemelen iç talep de canlı kalmaya devam edecek. Eylül ayında okullara ve ofislere geri dönüş, iç talebi destekleyecek bir diğer unsur olacak. Salgında dördüncü dalga, içeride ve dışarıda çok daha kuvvetlenmez ve yeni kapatmalara yol açmaz ise işler yılsonuna kadar canlılığını koruyacak.
5. YÜKSEK ENFLASYON VE MALİYETLER SIKINTI KAYNAĞI
Türkiye’de kuvvetli dış ve iç talep ile işlere ilişkin beklentiler olumlu iken, ekonomideki sıkıntı kaynağı, yüksek enflasyon ve artan maliyetlerdir. Eylül ayındaki geri dönüş ile muhtemelen enflasyon ve maliyetler sonbaharda daha da yükselecek. Yüksek enflasyon, hane halklarında geniş bir kesimin satın alma gücünü azaltıyor. Satın alma gücündeki zayıflama, bir noktadan sonra iç talebi de yavaşlatabilecek. Yüksek enflasyon, yine yüksek maliyetler ile firmaların ise rekabet güçlerini, kârlılıklarını ve sermayelerini olumsuz etkiliyor. TC. Merkez Bankası’nın enflasyon ile mücadelede atacağı adımlar önemli olacak. Yılsonuna kadar TL’de değer kaybı, yüksek enflasyon ve faizler kalıcı olacak gibi görünüyor.
SON SÖZ
Salgın daha da kuvvetlenmez ise işler hareketli kalacak, ancak yüksek enflasyon ve maliyetler can yakmaya devam edecek.
Dr. Can Fuat GÜRLESEL